30 Aralık 2010 Perşembe

Tim Burton-İstridye Çocuğun Hüzünlü Ölümü




Evlilik teklifi bir kumsalda oldu

Düğün deniz kıyısında

Dokuz günlük balayı
Geçti Capri Adasında

Akşam yemekleri harikulad
İstridye ve balık güveç,dumanı üstünde
Damar ziyafetin tadını çıkarıyordu ki
Gelin içinden bir dilek diledi

Dileği gerçekleşti-bir bebek dünyaya getirdi.
Ama bu ufaklık bir insan mıydı?
Şey.
belki.

Ellerde ayaklarda on parmak
Kafası çalışıyor,gözleri de sağlam

İşitiyor,hissediyor da
Ama normal mi?
Pek sanmam.
Bu olağandışı doğum,bu hilkat garibesi
Kötü talihlerinin başı,sonu ve özetiydi

Kadın doktora bağırdı:
''Benim çocuğum olamaz bu.
Üzerinde okyanus,yosun,tuzlu su kokusu.''

''Kendinizi şanslı sayın,daha geçen hafta
rastladım üç kulaklıve gagalı bir kıza.
Oğlunuz yarı-istridye diye
beni suçlayamazsınız.
Deniz kenarında bir eve
taşınmaya ne dersiniz?''

Uygun bir isim bulamayınca
Ona Sam dediler sadece,Yda bazen
''Şu garip şey,hani benzeyen midyeye''

Akıllarda aynı soru,kimse cesaret edemiyor sormaya
İstridye Çocuk kabuğundan nezaman çıkacak acaba?

Thompson dördüzleri bir gün onu uzaktan gözlerken
''Midyeee'' diye bağırıp sıvıştılar hemen

Bir bahar öğle sonrası
Dışarıda unutuldu Sam ve yağmura yakalandı
Seaview ve Main'in köşesinde
Oturup izledi yağmur sularının
kanalizasyona akışını

Annesiyse emniyet şeridinde
Durmuş arabayı yumrukluyordu
İçinde büyüyen kederi
Hüsranı
Acıyı
Kontrol edemiyordu

Dedi ki''Gerçekten hayatım,
dalga geçmek değil niyetim
ama bir şey balık gibi kokuyor
ve bu oğlumuz korkarım.
Bunu söylemek istemezdim,ama yapmalıyım biliyorsun
Yataktaki sorunların için oğlumuzu suçluyorsun.''

Merhemler,kremler
Herşeyi kıpkırmıı yapan.
İksirler,losyonlar
Kurşunlu karışımlar
Denemediği şey kalmadı
Ağrılar çekip kanatana kadar kaşındı

Doktor teşhisi koydu
''Emin olamam ama
belkide derdinizin dermanı,onun kaynağında.
İstridye cinsel gücü arttırır derler
Oülunuzu yerseniz,az gelir size saatler!''

Adam parmak uçlarında yaklaştı
Sinsice odaya daldı
Alnında ter
Dilinde yalan vardı
''Evlat burnumu sokmak istemem ama mutlu musun?
Hiç cenneti düşlemiyor musun?
Ölmeyi içinden geçirmiyor musun?''

Sam gözlerini kırptı
Ama ses çıkarmadı
Babası kravatını gevşetip,bıçağını kavradı

Tutup kaldırınca oğlunu
Sam ceketine damladı
Dayayınca ağzını kabuklara
Kayıverdi boğazından aşağı

Çabucak gömdüler Sam'i deniz kıyısına
-bir damla gözyaşı,bir nefes dua-
Eve çoktan dönmüşlerdi sabah olduğunda

Tahta parçalarından bir haç mezarın başında
Kuma yazılmış bir temenni
''Kurtarır İsa''

Ama silindi hatırası
Kıyıya vuran ilg dalgayla.

Evde rahat yataklarında
Öptü karısını ve dedi ona:
''Haydı bir deneyelim.''

''Ama bu kez'' fısıldadı kadın,''bir kız dileyelim.''


Etkisinde kalarak,okumaya devam etmekte olduğum kitaptan bir bölümü paylaşmak istedim. Tim Burton yine herzaman ki gibi yapmış yapacağını,insan olmadığını,bu dünya üzerinde yaşayan ne olduğunu anlayamadığımız bir canlı olduğunu bir kez daha göstermiş bize. Filmlerini büyük bir ilgilyle takip ettiğim, yenilerini sabırsızlıkla beklediğim ve gerçekten yazarlığını-yönetmenliğini takdir ettiğim Burton'ın bu şiir kitabını isminden ve dolayısıyla Tim Burton imzası taşımasından dolayı merak ederek okumaya başladım. Karakterlerin hepsi sıradışı, ama ortak noktaları var, insan gibi düşünmek,insan gibi hissetmek. Nasıl bir canlı olurlarsa olsunlar insani yanları muhakkak var.

Küçük hikayelerden oluşuyor kitap,şiirleri okumaya başlayınca kendimi o dünyanın etkisi altına girmiş gibi hissettim. Ve bu yukarda yazdığım ise ana karakter,kitabın ismini aldığı karakter. En çok bu hikaye beni etkiledi,istridye çocuğun bu şekilde ölümünü beklemiyordum belkide.Hep iyi sonlar bekleriz ya, hele de bu tip çocuksu,şiirsel kitapta insan mutlu son olacağına kendini inandırıyor.Ama bu hikaye öyle bitmedi...

Neyse,ben yatağıma geçip birkaç bölüm daha okuyacağım....

İyi geceler bana,sana,bize...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder